Bir Sıfır Atık ve Geri Dönüşüm Kahramanı : Freddie Figgers
BİR SIFIR ATIK VE GERİ DÖNÜŞÜM KAHRAMANI: FREDDİE FİGGERS
Bu hikâyenin kahramanının adı Freddie Figgers. Freddie, doğumunun hemen
sonrasında Amerika’nın Florida eyaletinde kırsal bir bölgede büyük bir çöp
konteynırının yanında bulunur.
Freddie, ufak tefek tamir işleri yapan Nathan Figgers ve bir tarım işçisi olan
eşi Betty Mae Figgers tarafından evlat edinilir. Figgers çiftinin yaşadığı Quncy,
8 bin nüfuslu küçük bir yerleşim birimiydi.
Nathan ve Betty Mae, Freddy için tam bir birer kahraman ve rol modeldi. Freddy,
babasını bazen hiç tanımadığı insanlara yardım ederken görürdü ve Freddy’de de
büyüdüğünde böyle bir insan olmak istiyordu.
Freddie ve Nathan, hafta sonları çöp konteynırlarını dolaşır ve atılmış eşyalar
arasında işe yarar bir şey olup olmadığına bakarlardı. Freddie’nin gözü ise her
zaman bilgisayarlardaydı. Freddie hep bir bilgisayarı olmasını istemişti ama
maalesef bilgisayar alacak kadar paraları yoktu.
Freddie, dokuz yaşındayken ikinci el bir eşya dükkanında, çalışmayan bir
bilgisayar görür. Sıkı bir pazarlık sonucu bilgisayarı satın alırlar. Freddie,
sevinçten havalara uçmaktadır.
O zamana kadar radyolar, çalar saatler ya da video çalarlardan oluşan birçok
elektronik cihazla içli dışlı olan Freddie’nin o andan itibaren bütün ilgisi
bozuk bilgisayara yönelir. Freddie, çalışmayan bilgisayarı tek tek parçalarına
ayırır. Kapasitörlerin bozuk olduğunu fark eder. Babasının radyolu çalar
saatinden aldığı parçaları bilgisayarın kapasitörlerinin yerine lehimler.
Başarısız elli denemeden sonra bilgisayar çalışmaya başlar. Bu Freddie için bir
dönüm noktasıdır. O andan itibaren teknoloji ile uğraşmaya karar verir.
Okul sonrası kulübünde, diğer çocuklar bahçede oynarken, Freddie okulun
bilgisayar laboratuvarındaki bozuk bilgisayarları onarmaya girişir. Sabit diski
bozuk olanların diskini değiştirir, hafızası yetersizse RAM ekler.
Freddie on iki yaşına geldiğinde becerileri başkalarının da dikkatini çekmeye
başlar. Okul sonrası faaliyetlerin sorumlusu aynı zamanda Quincy’nin belediye
başkanıydı. Freddie’nin bozuk bilgisayarları birer birer tamir edip
çalıştırdığını görünce, anne ve babasını alıp belediye binasına gelmesini ister.
Belediye binasına gittiklerinde başkan, Freddie’yi yaklaşık 100 kadar
bilgisayarın olduğu bir odaya götürür ve bunların tamir edilmesini ister.
Üstelik bunun karşılığında bir ücret de ödeyecektir.
O andan itibaren Freddie okuldan sonraki bütün zamanını, saati 12 dolara, bu
bilgisayar yığınını tek tek tamir etmeye harcamaya başlar. Bu iş için aldığı
para Freddie için çok da önemli değildi aslında. O en çok sevdiği işi yapıyor ve
çok mutlu oluyordu.
Birkaç yıl sonra Quincy kentinin su basıncını ölçen saatleri kontrol edecek bir
sisteme ihtiyaç olur. Şirket bunu yapacak bir bilgisayar programının yazılımı
için 600 bin dolar vereceğini açıklar. Kentin yöneticilerinden biri, Freddie’nin
bu işi yapabileceğini söyler. Freddie, kendisine yapılan teklifi kabul eder ve
bu işi kısa bir zaman içinde bitirir. Freddie bunun karşılığında 600 bin dolar
almaz, normal ödemesini alır ama bu Freddie’nin hayatında önemli bir dönüm
noktası olur. Daha 15 yaşındadır, anne ve babası tasvip etmese de okulu bırakıp
kendi bilgisayar işini kurmaya karar verir.
Bir iki yıl içinde Freddie’nin işi giderek büyür ve başarı kazanır. Bu sırada
Alzheimer olan ve sık sık kaybolan babasını bulmak için bir icat yapar.
Babasının ayakkabılarının tabanında bir oyuk oluşturup içine bir hoparlör,
mikrofon ve geniş bir bölgesel ağ kartı yerleştirir. Bu sistemi bilgisayarına
entegre eden Freddie, babası ortadan kaybolduğunda ayakkabısına yerleştirdiği
sistem sayesinde onu rahatça bulur. Freddie, daha sonra pabuca yerleştirilen iz
sürme aleti buluşunu 2,2 milyon dolara satar.
Peş peşe icatlar yapan Freddie, daha büyük bir proje üzerinde de çalışmaya
başlar. Amerika’daki çoğu kırsal bölgenin gelişmiş internet ağlarına erişiminin
olmadığını fark eden Freddie, kırsal bölgelerde iletişim imkanlarını geliştirmek
için çalışmalara başlar ve kendi telekomünikasyon şirketini kurmak için ruhsat
ister.
Ancak bu hiç de öyle kolay olmaz. Freddie’nin ruhsat alabilmek için tam 394 kez
başvurması ve çok masraf yapması gerekir. Ama sonunda ruhsatı alır.
Freddie, yatırımlarına devam eder ve daha sonra Freddie Figgers F1 adlı bir
akıllı telefon çıkarır. Freddie, daha sonra evlenir bir kızı olur.
Çocuklar, Freddie’nin hikayesi burada bitmiyor tabii. O hâlâ çalışmaya ve
üretmeye devam ediyor. Düşünebiliyor musunuz, o çöp konteynırının yanında
bulundu, çöplerden bilgisayar topladı, çöpe atılan bilgisayarları tamir etti.
Bir zamanlar bilgisayar alacak parası bile olmayan o çocuk şimdi ünü tüm dünyaya
yayılan, başarılı bir yatırımcı… Başkası için çöp olan, Freddie’nin hazinesi
oldu…”
Kaynak: Nandiya Ejderhası, Ekrem Altıntepe, Martı Çocuk Yayınları